Yaşanan tesadüfler gerçekten bir tesadüf mü? Yoksa her şeyin bir sebebi mi var? Sembolizmle renklenmiş, tesadüflerin ilginç yanlarını gösteren, konusunun ise ne olduğunu tam olarak anlatması çok zor olan bir film Magnolia. 3 saatlik bir dram filmi olmasına rağmen hikayelerin içine çekmesi ve adeta bir girdap oluşturması sayesinde başarıyla akıp geçen bir film.
Filmin adının neden Magnolia olduğu merak uyandıran bir konu. Bunu araştırdıkça tesadüf temasıyla tamamen uyuşan, her bir noktada gittikçe garipleşen veriler ve iddaalar söz konusu. Şu şekilde başlayalım; Filmin çekildiği San Fernando Vadisi'nde "Magnolia Blvd" diye bir sokak bulunuyor. Magnolia kelimesinde toplam 8 harf ile 2 a harfi bulunuyor; bu da filmin aşağıda detaylandırdığım 82 temasıyla örtüşen bir katman. Yönetmen ve yazar Paul Thomas Anderson'ın senaryoyu yazmadan önce Magnolia ismi aklında bulunuyor. Bununla beraber, yazmaya başlayınca senaryo adeta "çiçekleniyor" ve birçok aktör için yazmak istediği karakterler olduğunu fark ediyor. Ayrıca manolya ağacı hakkında araştırma yaptığında ağacın kabuğunun kanseri iyileştirdiği yönünde bir efsane olduğunu öğreniyor.
Magnolia'nın tamamında ayrıca ilginç bir bir 82 konsepti bulunuyor. Farklı sahnelerde, birbirinden bağımsız gibi görünen noktalarda, fark edilmesi çok kolay olmayan ve kolay gözden kaçabilen yerlerde bu sayı gizlenmiş durumda. En başta asılan adamın üzerinde 82 yazıyor, gölden su alan uçağın numarası 82, bu uçağın pilotu 2 istediği zaman casino'da blackjack oynarken 8 geliyor, devamında anlatılan ödül yemeği 8:20 PM'de geçiyor, intihar sahnesinde çocuk atlamadan önce iple 82 yazıyor. Filmin ilerleyen sahnelerinde Seduce and Destroy kitabını sipariş etmek için olan telefon numarasında 82 geçiyor, polisin telesekreter mesajında 82 numaralı mailbox'a mesaj bırakılmasını istiyor, televizyon şovunda pankartlarda Exodus 8:2 diye bir yazı bulunuyor, baştaki yağmur yağma ihtimali %82. Bu göndermelerden çok daha fazlasının filmde yer alıyor olması büyük bir ihtimal. Peki bütün bu 82 çılgınlığının anlamı ne?
İncil'den Exodus 8:2'ye baktığımızda, "And if thou refuse to let them go, behold, I will smite all thy borders with frogs." Buradan da filmin yine çok enteresan olan kurbağa yağmuru sahnesine geliyoruz. Bu sahne yine Magnolia anlamında olduğu gibi birkaç elementin birleşimi olabilir. İncil'deki Exodus'tan yola çıkarsak, filmde birçok yanlış yapan baba figürü olduğundan özgür bırakılması gereken çocuklar konsepti, bu cümle ve kurbağa yağmuru ile özdeşleşebilir. Başka bir açıdan bakarsak o ana kadar filmin yükseldiği atmosferle her şey o kadar rayından çıkmış durumdadır ki, kurbağa yağmuru bile bu ortamda garipsenmez. Yazarın da söylediğine göre, tarihteki toplumlar incelendiğinde Romalılara kadar geçmişe giden dönemdeki inanışlara göre, toplumların sağlığı ile kurbağaların sağlığı arasında çok yüksek bir korelasyon varmış. Buradan da filmde tüm karakterlerin düğüm içine girdiği ve hayatlarında oluşan en karmaşık ve negatif noktaya geldikleri anda gökten kurbağaların yağması ve yere çarpıp ölmeleri anlam kazanıyor.
Kullanılan müzik ve hava durumları da filmin akışını yönlendiren diğer unsurlar. Filmde gerginliğin arttığı, bağırmaların yoğunlaştığı, olumsuz olayların olacağı anlarda daha yoğun ve gergin notalarda müzik kullanımı görüyoruz. Filmdeki çok yoğun duygusal konuşmalarda ise müziği kullanmadan, dikkati tamamen konuşmaya çekmek tercih edilmiş. Yağmur ise her zaman olduğu gibi duygularla paralel olan bir element; özellikle kırgınlık, sinir bozukluğu, stres ve öfke gibi duygu yoğunlukları artış gösterdikçe yağmurun da şiddeti artıyor.
Filmi izlerken şu an tam olarak ne oluyor diye izlemek yanlış olur. Dram filminde olayı bütünlüğüyle incelemek gerekli. Karakterlerin birbirine yaklaşımları, ilişkilerdeki çözümlemeler, farklı çapraz karşılaşmalar filmi anlamlandırır. Burada da tüm karakterlerin 1 gün içinde yaşadığı olaylar, iniş ve çıkışlar hayatlarını farklı şekilde yönlendiriyor. Bu olayları sembolizmle tesadüfler çevreliyor. Karakterler başta çok kopuk gözükse de filmin sonuna kadar birçok noktada hayatları birbirine dokunuyor. Polisin işi hakkında gibi yaptığı konuşma aslında film hakkındaki önemli çözümlemelerden biri; insanlar hayatı çok kolay zannedebilir. Bazen karşındaki insan cezayı hak eder, bazen affedilmeyi. Önemli olan doğru anda doğru kararı verebilmek, bazen affedebilmek daha zor olsa da.
Filmin adının neden Magnolia olduğu merak uyandıran bir konu. Bunu araştırdıkça tesadüf temasıyla tamamen uyuşan, her bir noktada gittikçe garipleşen veriler ve iddaalar söz konusu. Şu şekilde başlayalım; Filmin çekildiği San Fernando Vadisi'nde "Magnolia Blvd" diye bir sokak bulunuyor. Magnolia kelimesinde toplam 8 harf ile 2 a harfi bulunuyor; bu da filmin aşağıda detaylandırdığım 82 temasıyla örtüşen bir katman. Yönetmen ve yazar Paul Thomas Anderson'ın senaryoyu yazmadan önce Magnolia ismi aklında bulunuyor. Bununla beraber, yazmaya başlayınca senaryo adeta "çiçekleniyor" ve birçok aktör için yazmak istediği karakterler olduğunu fark ediyor. Ayrıca manolya ağacı hakkında araştırma yaptığında ağacın kabuğunun kanseri iyileştirdiği yönünde bir efsane olduğunu öğreniyor.
Magnolia'nın tamamında ayrıca ilginç bir bir 82 konsepti bulunuyor. Farklı sahnelerde, birbirinden bağımsız gibi görünen noktalarda, fark edilmesi çok kolay olmayan ve kolay gözden kaçabilen yerlerde bu sayı gizlenmiş durumda. En başta asılan adamın üzerinde 82 yazıyor, gölden su alan uçağın numarası 82, bu uçağın pilotu 2 istediği zaman casino'da blackjack oynarken 8 geliyor, devamında anlatılan ödül yemeği 8:20 PM'de geçiyor, intihar sahnesinde çocuk atlamadan önce iple 82 yazıyor. Filmin ilerleyen sahnelerinde Seduce and Destroy kitabını sipariş etmek için olan telefon numarasında 82 geçiyor, polisin telesekreter mesajında 82 numaralı mailbox'a mesaj bırakılmasını istiyor, televizyon şovunda pankartlarda Exodus 8:2 diye bir yazı bulunuyor, baştaki yağmur yağma ihtimali %82. Bu göndermelerden çok daha fazlasının filmde yer alıyor olması büyük bir ihtimal. Peki bütün bu 82 çılgınlığının anlamı ne?
İncil'den Exodus 8:2'ye baktığımızda, "And if thou refuse to let them go, behold, I will smite all thy borders with frogs." Buradan da filmin yine çok enteresan olan kurbağa yağmuru sahnesine geliyoruz. Bu sahne yine Magnolia anlamında olduğu gibi birkaç elementin birleşimi olabilir. İncil'deki Exodus'tan yola çıkarsak, filmde birçok yanlış yapan baba figürü olduğundan özgür bırakılması gereken çocuklar konsepti, bu cümle ve kurbağa yağmuru ile özdeşleşebilir. Başka bir açıdan bakarsak o ana kadar filmin yükseldiği atmosferle her şey o kadar rayından çıkmış durumdadır ki, kurbağa yağmuru bile bu ortamda garipsenmez. Yazarın da söylediğine göre, tarihteki toplumlar incelendiğinde Romalılara kadar geçmişe giden dönemdeki inanışlara göre, toplumların sağlığı ile kurbağaların sağlığı arasında çok yüksek bir korelasyon varmış. Buradan da filmde tüm karakterlerin düğüm içine girdiği ve hayatlarında oluşan en karmaşık ve negatif noktaya geldikleri anda gökten kurbağaların yağması ve yere çarpıp ölmeleri anlam kazanıyor.
Kullanılan müzik ve hava durumları da filmin akışını yönlendiren diğer unsurlar. Filmde gerginliğin arttığı, bağırmaların yoğunlaştığı, olumsuz olayların olacağı anlarda daha yoğun ve gergin notalarda müzik kullanımı görüyoruz. Filmdeki çok yoğun duygusal konuşmalarda ise müziği kullanmadan, dikkati tamamen konuşmaya çekmek tercih edilmiş. Yağmur ise her zaman olduğu gibi duygularla paralel olan bir element; özellikle kırgınlık, sinir bozukluğu, stres ve öfke gibi duygu yoğunlukları artış gösterdikçe yağmurun da şiddeti artıyor.
Filmi izlerken şu an tam olarak ne oluyor diye izlemek yanlış olur. Dram filminde olayı bütünlüğüyle incelemek gerekli. Karakterlerin birbirine yaklaşımları, ilişkilerdeki çözümlemeler, farklı çapraz karşılaşmalar filmi anlamlandırır. Burada da tüm karakterlerin 1 gün içinde yaşadığı olaylar, iniş ve çıkışlar hayatlarını farklı şekilde yönlendiriyor. Bu olayları sembolizmle tesadüfler çevreliyor. Karakterler başta çok kopuk gözükse de filmin sonuna kadar birçok noktada hayatları birbirine dokunuyor. Polisin işi hakkında gibi yaptığı konuşma aslında film hakkındaki önemli çözümlemelerden biri; insanlar hayatı çok kolay zannedebilir. Bazen karşındaki insan cezayı hak eder, bazen affedilmeyi. Önemli olan doğru anda doğru kararı verebilmek, bazen affedebilmek daha zor olsa da.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder